Karşısında Duran Kadının

Çocuğunu bir kez olsun kucağına alması için yalvardığında arkasını dönen yüz.

Şimdi ise aynı yüz, acımasız bir keyifle gülümsüyordu.

Adam biraz daha yaklaştı. Pahalı parfümün keskin kokusu ve kibri Emel’in üzerine çöktü. Bir zamanlar çekici olan bakışları artık küçümseyiciydi.

“Vay canına… Emel mi bu?” dedi yüksek sesle, etraftakilerin duyacağından emin olarak.

“Hâlâ geride bıraktığım zavallı, kırık kadın gibi yaşıyorsun demek. Şu hâline bak… Bir kocayı bile elinde tutamayan çaresiz bir ev kadını gibi alışveriş yapıyorsun.”
Bakışları karnına kaydı. Gülümsemesi çirkinleşti.
Reklamlar