Annemle babam, 49 yıllık evlilik hayatları boyunca, alışılmadık bir alışkanlık edinmişlerdi.
Ne zaman beraber evden çıksalar, tam kapının önünde, birbirlerini öperlerdi. Genellikle, bu, alışkanlığın verdiği bir çabuklukla olurdu, ama kuşkusuz bu öpücük onlar için bir zorunluluk halini almıştı.
Yeni evli oldukları zamandan beri kapıda birbirlerini öperlerdi ve artık bu bir gelenekti onlar için. Bir tartışmanın ortasında olsalar bile ( kavgaları bile her zaman medeni idi), küçük bir ara verirler, birbirlerini öperler ve tartışmalarına, kapıdan çıkarken kaldıkları yerden devam ederlerdi. Ben çocukken, bütün anne babaların evden çıkarken öpüştüklerini sanırdım.
Babamın ölümüyle ilgili anılar, beynimde hala çok net bir şekilde duruyor. O telefon sesi, cenaze, yüzlerce insanın başsağlığı dilemesi, delikanlı olmuş oğlumun omzumu saran kolu ve matem duası Kadiş'i söylemem...
Ama her şeyden önemlisi, annemin, cenazeye... (DEVAMI İLK Y'ORUMDA)
Detaylar için görsellere tıklayarak ilerleyiniz