Kamyoncu günler yollardaymış yolda otostop yapan bir rahibe görmüş ve sevaptır alayım bunu diye düşünmüş ve durmuş … Biraz gittikten sonra kamyoncu vites değiştirirken kaza ile rahibenin kıvrımna dokunmuş,rahibe kıkırdamaya başladı .. Adam tekrar kaza ile olmuş gibi rahibendinna dokunmuş bakmış rahibe kıkırdıyor….Devamı amacına göre doku62nun..
Kamyoncu günlerdir yollardaymış yolda otostop yapan bir rahibe görmüş ve sevaptır alayım şunu diye düşünmüş ve durmuş … Biraz gittikten sonra kamyoncu vites değiştirirken kaza ile rahibenin bacağına dokunmuş,rahibe kıkırdamaya başlamış .. Adam tekrar kaza ile olmuş gibi rahibendin bacağına dokunmuş bakmış rahibe kıkırdıyor. Zaten adamın kafasına vurmuş … Çekmiş sağa … Sen gel bakayım arkaya deyip tutmuş rahibenin kolundan … Rahibenin tepkisi ise yok hayır oradan olmaz o Tanrıya ait ama kafadan yapabilirsin ? seklinde olmuş. Neyse adam işini bitirmiş ve yola devam etmişler. Rahibe artık inmeye karar vermiş …. Kamyoncu seni tekrar nasıl bulabilirim ?
diye sorunca rahibe gayet kolay buralarda herkes beni tanır, rahibe kılığındaki i.ne nerede diye sorman yeterli.
adamın biri sarışın mavi gözlü afet gibi bir kadınla evlenir. düğün dernek biter çift balayı için gittikleri otel odalarında başbaşa kalırlar. gelin tam üstünü çıkartırken der ki:
-hayatım sana bir şey itiraf etmeliyim… biliyorum daha önce söylemeliydim.
adam aklından binbir türlü şey geçirirken kadın kirpiklerini çıkartır.
-benim kirpiklerim takma…
adam beklediğinden çok daha küçük bir kötü sürprizi görünce rahatlar. der ki:
-aman ne önemi var hayatım ben seni her halinle seviyorum.
tam yataktan kalkıp kadına yanaşacakken kadın lafa devam eder.
evet ben de seni seviyorum ama hepsi bu değil… benim gözlerim de lens der ve lensleri de çıkartır.
"hayatım önemli olan ruh güzelliği tabi" deyince kadın daha da rahatlar.
adam biraz bozulur ama pek de aldırmaz. itiraflar ardı ardına gelmektedir arkasından sarı saçların peruk olduğu, bir gözün takma bir ayağın protez olduğunun itirafı derken afet hatundan geriye bir hilkat garebesi kalmıştır. adam dayanamaz ve koşarak havuz bara gider, içmeye başlar. gece boyu içer. karısı artık dayanamaz ve balkondan bağırıp adamı çağırır.
-hayatım, gelmiyor musun artık? bu gece bizim ilk gecemiz ama…
adam zar zor kafasını kaldırır:
-sen bir poşete koy at camdan, ben yapar getiririm…
bir turk, japon arkadasinin daveti uzerine japonya’ya gidiyor.bir kac gun gezdikten sonra arkadasi onu calistigi fabrikaya goturuyor teknoloji muazzam.
-"bak" diyor japon :
-"burada robot yapiyoruz. su robotlar ogle yemegini hazirlar ve getirir. sunlar bebek bakar. sunlar araba bile kullanir."
bizim turk vatandasi hayretler icinde kalir.
dolastikca gozleri faltasi gibi acilir.
japonya’dan ayrilirken arkadasi turkiye’ye mutlaka gelmek ve teknolojisini gormek istedigini soyler.ve o gun gelir. fakat bizim turk nereyi gezdirecegini bir turlu bilemez.
dusunur ne gostermeli de altinda kalmamali japonya’da gorduklerinin. aklina hamam gelir. japon ne anlar turk hamamindan. alir gotur.
japon’a ilginc gelir.
-"ne oluyor burada?"
-"biz burada insan yapiyoruz"
-"sahi mi ?" der japon.
bir odanin kapisini acarlar. iceride bir tellak adamin kolunu ovmaktadir.
-"bak," der bizimki, "burada kollar monte ediliyor."
bir baska odada bacak ovulmaktadir.
-"burada da bacaklar takiliyor".
japon bu sefer hayrette. diger odanin kapisini acarlar.iceride bir kadinin ustunde bir erkek, is ustunde. japon sorar:
-"peki burada ne oluyor?"
-"burada montaj bitmis, delikler aciliyor."
adamin biri is ariyormus. calismak istedigi firma ile gorusmeye girmis. sorular… sinavlar… adam berbat,hic bir iste calismasi mumkun degil. ama torpili yuzunden bir oneri getirmeleri de sart!!!
‘marketing dusunur musunuz?’ diye sormuslar.
‘nee?!!’ demis adam, ‘daha iyi birsey yok mu?!’
‘peki, satis sorumlusu olur musunuz?’
‘olmaz’ demis, ‘daha nitelikli birsey isterim.’
‘finans isleriyle ilgilenseniz? ‘
‘yok daha neler, hayatta yapmam; daha iyi birsey, daha iyi birsey!!!’ diye sizlanmis bu sefer.
‘peki o zaman’ demisler. ‘size icinde hem seyahat hem seks olan bir sey onerelim.’
‘hah!’diye bagirmis adam ‘aynen boyle birsey ariyorum.
nedir o?’
‘siktir git.’
devlet bir gün geniş
ve boş bir araziye geceleri göz kulak olacak,
500 tl maaşla,
bir bekçi işe almaya karar verir.
bir süre sonra düşünülür ;
peki talimatlar olmadan bekçi işini nasıl yapacak
bir planlama birimi kurulur
ve planlamayı yapmak üzere, 750’şer tl maaşla,
iki kişi işe alınır.
bir süre sonra
’işleri yapıp yapmadıklarını nasıl kontrol edeceğiz’’
diye düşünülerek,
1.000’er tl maaşla,
iki denetmen işe alınır,
biri denetim yapar diğeri raporları yazar .
bir süre sonra
bunların maaşları hesaplanıp nasıl ödenecek ‘’
diye tartışılır
1.500’er tl maaşla,
bir muhasebeci şefi, bir katip, bir de istatikçi işe alınır.
bir süre sonra ;
‘’peki bunlardan kim sorumlu olacak.’’
diye düşünülür
5.000 tl maaşlı bir müdür
3.000’er tl maaşla iki de müdür yardımcısı işe alınır.
bir süre sonra,
ülkede ekonomik kriz çıkar
ve bütçedeki masrafları kısmak için
bekçi işten çıkartılır…
Adamın birinin yolda otomobili bozulmuş, dağ başında ortada kalmış.Açmış motor kapağını, arızanın nerede olduğunu anlamaya çalışıyor, birden arkadan bir ses gelmiş.
-"Platine bak meme yapmış!"
Dönmüş, bakmış, bir eşek! Başka bir şey yok, afallamış.Şaşkın şaşkın bakarken eşek tekrarlamış:
-"Aptal aptal suratıma bakacağına, platine bak diyorum sana,meme yapmış…".Adam bir eşeğin konuşacağına akıl erdiremediğinden dehşete
düşmüş ve kaçmaya başlamış. Deliler gibi koşarkenköylünün biri yolunu kesmiş:
-"Hayrola hemşerim, peşine ayı mı düştü?-Ne ayısı yahu, arabam bozuldu"
-"Eeeeeeeee"
-"Bir eşek gelip konuştu-Ne dedi?
-"Platin meme yapmış" dedi.
-"Dinleme sen onun lafını, o otomobil motorundan değil,traktör motorundan anlar! Ukalalık yapmış!"