Kayserili bir hayvan tüccarı ineğini satmak için pazara götürür. İnek ahırdayken ineğin gözü önünde 30 bin lirayı sayıp cebine koyar. Pazarda ineği 25 bin liraya satmak isteyen tüccara derler ki:
- Bu inek 25 bin lira etmez. Kayserili yemin eder:
- Vallahi de billahi de bu inek sabahtan 30 bin lirayı gördü.
emel bir gün canı sıkkın bir şekilde tarladan gelirken Dursun'la karşılaşır. Dursun lafa başlar.
- Hayrola Temel ne oldi daa! Neye böyle öfkelu öfkelu gideysun?
Temel dertli dertli cevap verir.
- Hiç sorma Dursun derdum büyüktür.
- Hayrola uşağum neymiş derdun?
- Tarlada iken canım acayip Fadime'yi çekeyi, ama eve gelince tık yok.
Durumu anlayan Dursun çözüm üretir.
- Uşağım o zaman Fadime sana gelsin.
- Nasıl olacak oyle?
- Al tüfeği yanına canın çekince patlat Fadime anlar koşar gelir.
- Hay aklınla bin yaşa Dursin...
Temel hemen bu planı uygulamaya koyar. Canı çekince hemen tüfeği patlatıveriyor Fadime yanında. Aradan birkaç hafta geçiyor Dursun yine Temel'i tarladan gelirken görüyor.
- Hayrola Temel nasıl gidiyor verdiğim taktik?
Temel keyifsiz cevap verir;
- Valla Dursin ilk başta çok iyiydu ama av sezonu açıldı açılalı Fadime'nin yüzünü göremez oldum.