İbretlik bir gerçek hikaye

Eşinin ölümünden sonra köydeki evde tek başına yaşamak zorunda kalan hamile bir kadın vardı. Kadın gündüz bağları çalışır, akşam olduğunda da evin yolu devam ederdi.
Bir gün akşam dönerken hayatta kalan yaralı bir gelinciği acıyarak kucağına aldı ve eve götürüldü. Bilirsiniz gelincik evcil bir hayvan değildir. Ancak sevginin sağlanması, tedavisi ile gelincik, sonrasında uysallaştı. Eve ve kadına o kadar çok alışmıştı ki, kadının yanında bir safra harcamıştı.
Birkaç ay sonra kadın doğum yaptı.
Eve neşe ve mutluluk gelen bu küçük yavrucağı gelincik de çok sevmiş, artık ailesi olarak gördüğü bu anne ile yavruluğu sanki daha bir gönülden bağlanmıştı.
Kadının tek başına tüm zorluklara göğüs germek ve izlemek zorunda olduğu biliniyordu. Bütün ağır yüküne rağmen günler geçti.
Kadıncağız yine bir gün yavrularını gelincikle evde yalnız bırakarak, çalışmak üzere bağa gitti.
Her şey akşama doğru eve gitti. Yorucu bir günün ardından evde dönen kadın, gelinciği ağzı kanlı bir yerde yatarken bulunca beyninden vurulmuşa geri döndü. Korktuğu başına mı gelmişti. Hep bu gelinliğin bir gün sevdiğine bir zarar verebileceğinin huzursuzluğunu taşımış, ama gelinliğin uysal haline bakma ihtimali vermemişti. Fekat..
( Devamı>> 
Reklamlar